Dünya Güneş Enerjili Araç Yarışı Avustralya Çöllerinde Başladı
Avustralya’nın Kuzey Toprakları’nda düzenlenen World Solar Challenge, dünyanın dört bir yanından gelen genç mühendisleri ve yenilikçi güneş enerjili araçlarını buluşturdu. Darwin’den başlayıp Adelaide’de son bulacak 3.000 kilometrelik zorlu yarış, sadece hız ve dayanıklılık değil, aynı zamanda geleceğin otomotiv teknolojilerini test etme açısından da büyük önem taşıyor.
Bu yılki yarışta, UFO’yu andıran tasarımlardan Ferrari’ye gönderme yapan kırmızı spor görünümlü prototiplere kadar pek çok farklı araç sahneye çıktı. Üzerleri tamamen güneş panelleriyle kaplı bu araçlar, kırsal Avustralya’nın sert iklim koşullarında performanslarını sınarken izleyicilere adeta bilim kurgu filmlerini aratmayan görüntüler sundu.
Küresel Katılım, Zorlu Koşullar
Hollanda, Japonya, Kanada, İsveç ve Romanya gibi birçok ülkeden üniversite takımları, sıcağa ve engebeli yollarla dolu Stuart Otoyolu’na karşı mücadele ediyor. Ekipler sabah gün doğumunda araçlarını şarj etmek için panellerini açarken, yolda devasa kamyonlarla, yaban hayvanlarıyla ve sert rüzgarlarla karşılaşıyor.
Batı Sidney Üniversitesi’nden mühendislik öğrencisi Ruari Milligan, “Bu araçların bataryaları çok küçük, sabah saatlerindeki şarj bizim için hayati önem taşıyor” diyerek zorluğu özetledi.
Belçika’dan katılan son şampiyon ekip ise sürücülerini sıcaklık ve nem odaklı özel dayanıklılık antrenmanlarıyla hazırladı. Japonya’dan gelen yarışmacılar ise Avustralya yollarının engebeliliğinden oldukça şaşkın.
Sadece Yarış Değil, Yeniliklerin Test Alanı
World Solar Challenge, yalnızca bir rekabet değil, aynı zamanda otomotiv dünyasının geleceğine ışık tutan bir laboratuvar. Daha önce bu yarışta test edilen özel lastiklerin, bugün seri üretim araçlarda kullanılmaya başlandığı biliniyor. Bu yıl da geri dönüştürülmüş malzemelerden üretilen lastikler ve yapay zekâ destekli sürüş sistemleri dikkat çekiyor.
Deakin Üniversitesi’nden Tamanna Sharma, “Aracımızı tamamen yerel üreticilerden temin ettiğimiz malzemelerle inşa ettik ve karbon ayak izimizi yüzde 55 azalttık” dedi.
Estonya ekibi Solaride ise tasarımda konforu öne çıkararak araç koltuklarına havalandırma sistemi ve akıllı kontrol ekranı entegre etti.
Her ne kadar kıyasıya bir rekabet yaşansa da ekipler arasında güçlü bir dayanışma da var. Hollanda’dan Top Dutch ekibinden Juliette Evers, “En iyi derecemiz dördüncülük oldu, bu yıl farklı bir tasarımla şansımızı artırmaya çalışıyoruz. Ama diğer takımlarla birlikte futbol oynuyor, yemek yiyoruz. Yarış aslında aynı tutkuyu paylaşmakla ilgili” diyerek etkinliğin ruhunu anlattı.
Belçika’nın iki kez üst üste şampiyon olan Innoptus takımı ise üçüncü kez zirveye çıkmak için mücadele ediyor. Ancak kazanan kim olursa olsun, bu yarışın asıl kazancı, sürdürülebilir enerji ve mobilite teknolojilerinde sağlanan ilerleme olacak.
